Çeviriler, Hülya Osmanağaoğlu, Kadın - LGBTİQ+, Slider

Lenin’in Birinci Tüm Rusya Emekçi Kadınlar Kongresi’ndeki Konuşması (Çeviri: Hülya Osmanağaoğlu)

Lenin’in Birinci Tüm Rusya Emekçi Kadınlar Kongresi’ndeki Konuşması*

19 Kasım 1918

Yoldaşlar, işçi ordusunun kadın kollarının bu kongresi özel bir öneme sahip, çünkü her ülkede en zor şeylerden biri kadınları harekete geçirmektir. Çok sayıda emekçi kadın büyük bir rol üstlenmedikçe sosyalist devrim gerçekleşemez.

Tüm medeni ülkelerde, hatta en gelişmişlerinde bile, kadınlar aslında ev kölelerinden daha iyi bir durumda değil. Kadınlar hiçbir kapitalist devlette, en özgür cumhuriyetlerde bile, tam eşitliğe sahip değil.

Sovyet Cumhuriyeti’nin temel görevlerinden biri, kadınların hakları üzerindeki tüm kısıtlamaları kaldırmaktır. Sovyet hükümeti, burjuva alçaklığının, baskısının ve aşağılamasının kaynağı olan boşanma davalarını tamamen ilga etmiştir.

Boşanma özgürlüğünün tam olarak yasalaşmasının üzerinden bir yıl geçti. Meşru ve gayri meşru çocuklar arasındaki tüm ayrımları ve siyasi kısıtlamaları kaldıran bir kararname çıkardık. Dünyanın başka hiçbir yerinde emekçi kadınlar için eşitlik ve özgürlük bu kadar eksiksiz olarak tesis edilmemiştir. Biliyoruz ki, çağdışı yasaların tüm yükünü çeken işçi sınıfından kadınlardır.

Tarihte ilk kez, bizim yasalarımız kadınların haklarını inkâr eden her şeyi ortadan kaldırdı. Ancak önemli olan yasalar değil. Şehirlerde ve sanayi bölgelerinde evlilik özgürlüğüne ilişkin yeni yasamız gayet iyi hayat buluyor, ancak kırsal kesimde çoğu zaman hükümsüz kalıyor. Kırsalda dini nikâh egemenliğini sürdürüyor. Bunun nedeni rahiplerin etkinliği ve bu etkinlik öyle bir kötülük kaynağı ki mücadele etmesi yazılı kanunlardan çok daha zor.

Dini önyargılarla mücadele ederken son derece dikkatli olmalıyız; kimileri dini duyguları rencide ederek bu mücadeleye çok daha fazla zarar veriyor. Propaganda ve eğitim üzerine yoğunlaşmalıyız. Mücadeleyi çok keskin bir hale getirmek sadece halkın öfkesini körükler; bu tür mücadele yöntemleri halkın dini temelde bölünmesini sürdürme eğilimindedir, oysa biz gücümüzü birlik duygusu yaratmaktan alıyoruz. Dini önyargıların en köklü kaynağı yoksulluk ve cehalettir; mücadele etmemiz gereken kötülük de budur.

Bugüne kadar kadınların statüsü bir köleninkiyle karşılaştırılabilir durumdaydı; kadınlar eve hapsolmuştu ve kadınları bu durumdan sadece sosyalizm kurtarabilir. Kadınlar ancak küçük ölçekli bireysel çiftçilikten kolektif çiftçiliğe ve toprağın kolektif işlenmesine geçtiğimizde tamamen özgürleşecekler. Bu zor bir görev ama artık Yoksul Köylü Komiteleri kurulduğuna göre, sosyalist devrimin tahkim zamanı gelmiştir.

Kırsal nüfusun en yoksul kesimi yeni yeni örgütlenmeye başlıyor ve sosyalizm yoksul köylülerin bu örgütlenmelerinde sağlam bir yer ediniyor. Eskiden genellikle önce kentte, sonra da kırda devrimci dönüşüm olurdu. Ama şimdiki devrim kırsal kesime dayanıyor, önemi ve gücü de burada yatıyor. Tüm kurtuluş hareketlerinin deneyimi göstermiştir ki, bir devrimin başarısı ancak kadınların devrime ne kadar katıldığıyla ölçülebilir. Sovyet Hükümeti, kadınların bağımsız proleter sosyalist çalışma yürütebilmeleri için elinden gelen her şeyi yapıyor.

Sovyet Hükümeti zor bir durumda, tüm emperyalist ülkeler Sovyet Rusya’dan nefret ediyor ve bir dizi ülkede devrim ateşinin yanması ve sosyalizme doğru kararlı adımlar atılmasına neden olduğumuz için bizimle savaşmaya hazırlanıyorlar. Şimdi devrimci Rusya’yı yok etmek üzere harekete geçmiş durumdalar ama aslında bizzat kendi ayakları altındaki zemin sarsılmaya başladı. Almanya’da devrimci hareketin nasıl yayıldığını biliyorsunuz. Danimarka’da işçiler hükümetleriyle savaşıyor. İsviçre ve Hollanda’da devrimci hareket güçleniyor. Bu küçük ülkelerdeki devrimci hareketlerin tek başına bir önemi yok, ancak bu ülkeler savaşın olmadığı ve en “anayasal” demokratik sisteme sahip oldukları için özellikle önem taşıyorlar. Eğer bu gibi ülkeler bile harekete geçiliyorsa, devrimci hareketin tüm dünyada güç kazanmaya başladığından emin olabiliriz.

Şimdiye kadar hiçbir cumhuriyet kadınları özgürleştiremedi, Sovyet Hükümeti ise kadınların yanında. Davamız yenilmezdir çünkü yenilmez işçi sınıfı tüm ülkelerde mücadeleyi yükseltiyor. Yükselen bu [devrimci –çn] hareket,  sosyalist devrimin kaçınılmazlığının yaygın olarak görülmesini sağlıyor.

V.I.Lenin Internet Archive’den Hülya Osmanağaoğlu tarafından Umut Gazetesi için çevrilmiştir.


* Çevirmen notu: Lenin’in ölümünün yüzüncü yılında işçi-emekçi kadınlara yönelik fikirlerinin de hatırlanması ve kuşkusuz tartışılması gerektiği için çevrilmiştir.

Paylaşın