Kadın Devrimi Hemen Şimdi!
Berlin tarihi anlamına uygun mimarisiyle büyülü bir şehir. Bu büyüsüne uygun bir hafta sonu oldu doğrusu. 41 ülkeden 700’den fazla kadın bir araya geldi. Geldi denilmez aslında, getirdi de. Bohçasında yaşadıkları ülkelerdeki kadınların mücadelesini, sesini havasını toprağını suyunu da getirdi. 2. Dünya Kadın Buluşması, “Women Weaving the Future” yani Kadınlar Geleceği Örüyor temasıyla yapıldı. Ekolojiden ekonomiye, feminizmden jineolojiye kadar iyi hazırlanmış kadınlarla birlikte olduk. Özellikle genç kadınların bilgisi ve iradesi ayakta alkışlanacak düzeydeydi.
Yok sayılmaktan dünyaya söz üretene dönüşen kadınların serüveninin “Jin Jiyan Azadi” sloganına nasıl dönüştüğünün resmi yapıldı iki gün boyunca. Mücadelede yitirdiğimiz kadınların isimleri kumaşlara işlenirken elbirliğiyle arada gözyaşı damladı renklerin arasına. Elden ele dolaşan kumaşlar tıpkı mücadelede olduğu gibi yan yana kocaman bir pankart oluşturdu.
Yerel kıyafetleri ile salonda kadınlar sözün, mücadelenin nasıl ortaklaştırılacağını öğretti birbirine. Bazen anılar, bazen hikayeler aramızdaki kopmaz bağları hatırlattı bizlere.
Şili’nin yerel halkı, isimler kalkınca Kürdistan’ın bir köyü oluverdi bazen. Amerikalı kadınların öz savunması Kadıköy’de bir atölye çalışması gibiydi. Kadınlar sınırları aştı anlayacağınız. Tüm farklı dillerimiz kalktı aramızdan sanki, aynı anadan doğmuş kız kardeşlerdik biz.
Bu toplamın arkasında binlerce yıllık deneyim sanki gözlerimize sözlerimize vurdu. Kadınların yüzlerindeki gülüş Berlin’de bir ışık oldu.
Altmışa yakın kadın, çevirmenlik yaptı sözü birleştirmek için. Gün boyu çay kahve yetiştirmek için kadınlar çok yoruldu, ama gülümsemeyi hiç bırakmadan ağırladılar kadınları.
Nagihan salonun baş köşesinden izledi kadınları. Ve eminim gururla izledi yoldaşlarını. Jina Amini diğer köşede ardılı kadınları kucakladı İran’da. Toprağına, suyuna sahip çıktıkları için işkence gören kadınlar çocukları kimyasal silahla öldürülen kadınların yarasına dokundu kanatmadan. Kadınlar birlikte güçlü demek içinde yola çıkmalar.
Guetamalalı kadın, Abya Yala’dan çocukların feryadını Avustralya’dan Aria Saleh’le birlikte kürsüde paylaştı. Hindistanlı Kavita ile İtalyan Genevive kıtaları birleştirdi, denizleri aşarak. Öğleden sonra kadınlar atölyelerde sağlıktan ekonomiye, göçmenlikte dile, yaşadıklarını dile getirip çözüm önerilerini üretti. Öyle mutlu, öyle yerine getiriciydi ki, ertesi gün sabah güneşi toplayıp gelmişlerdi.
Sudan’dan Yemen’e, Arjantin’e kıtalar arası buluşma çok derindi. Her dilden sloganlar kadın isyanının habercisi gibiydi. Özgür yaşamı kurabilmek içindi bunca çaba ve bedel. Rojova deneyiminde özgürleşen kadınlar ve kadınlık kıskançlıkla sahiplenildi kız kardeşleri tarafından. Havin’den Haskar’a, Elif’ten Dilar’a, Kürt kadınları mücadeleyi büyütür ve güzelleştiriri gösterdiler dünyaya. Asya Abdullah yüzünde acıların olgunluğuyla deneyimlerini paylaştı.
“Jin Jiyan Azadi”nin tarihi şimdi ve gelecek için örgütlendi biraz daha. Rengârenk kadınlar, ellerinde mikrofonlar meydan okudular patriyarkaya, emperyalizme, faşizme. Kürdistani ve Türkiyeli sürgün kadınlar sımsıcak sarıldılar özlemle. Ve mücadeleci kadınlar binip atlarına dolu dizgin sürdüler özgürlüğe doğru.
